20 Mart 2014 Perşembe

Veda

Veda bir göçmen kuş kanadı desem,
Belki yürek delen bir şaşkın mermi…
Veda faniliğin soyadı desem;
Ömür bir lahzadan fazla sürer mi?

Kimleri tanırım bilmem kaç yıldır,
Hepsi göz kırpacak kadar yer tutar.
Veda vakti gelmiş gönlünü kaldır;
Zaman alır seni yabana atar…

Her ayrılık bir dert, bir yeni düğüm:
Acep aranılan çocukluk mudur?
Veda beyaz hüzün, asıl gördüğüm:
Hayat gözyaşıymış, çare yok mudur?

1 Mart 2014 Cumartesi

Dağ

eteği başka halka, başka halkadır başı,
belli ki kendisine süs yapmıştır gümüşten.
koynunda toprak, çiçek, taş ve su arkadaşı;
heybeti sanki çıkmış masaldan veya düşten.

altında ince yollar bitmez tükenmez umut,
omzunda nefes alır gelen bilge fırtına...
ellerinde aldırmaz bir kelebek gibi mut;
dolaşır aklı gökte, özgürce, kana kana.

fakat o bile ürker insanın gizeminden,
med cezir gibi aysar gözlerinden kızların.
kim suyla deler taşı, sade su verip tenden
ve ışığını başka kim çeker yıldızların? ..